Artık herkes biliyor ki Yazar Ayları etkinliğimiz blogu olan olmayan herkese açık bir etkinlik. Tabii ki blogu olmayan katılımcıların etkinlik kapsamında okudukları kitapların yorumlarını hazırlayarak burada "misafir yayın" yapmaları şartıyla.
Sevgili Bahar da bu kuralı en iyi bilenlerden biri ve arada sırada yaptığı (yoksa zorla yaptırdığım mı desem) yorumlarla blogumun en birinci misafir yorumcusu. Düzenlediğim etkinlikler ve "onu da oku, bunu da oku" diye eline zorla tutuşturduğum kitaplarla bu sene okumayı planladığı pek çok kitabı okuma fırsatı bulamayan Bahar aynı zamanda Yazar Ayları etkinliğinin müdavimlerinden.
İşte size Bahar'dan kısacık Yokyer yorumu.
Kitabı okumaya başladım. Sonra bir baktım ki bitmiş. Ne zaman bitti hiç anlamadım. Sıradan bir hayat, sıradan silik bir adam. Serüven bitince kendine güvenen birine dönüşüyor. Serüvende ne serüven ama, hayal edilebilecek her şey var. Kocaman bir yer altı dünyası. Büyük mağazalarda kurulan ve sonrasında hiç iz bırakmayan pazarlar. Özellikleri farklı grup grup insanlar.
Sabah işe gelirken servise yürüyordum. Yolumun üzerinde bulunan mazgala daha bir değişik baktım, sonra da güldüm kendime. Neil Gaiman’ı başarılı buldum. Tempoyu hiç düşürmedi, sıkmadı. Daha da önemlisi “yok artık” dedirtmedi. Tuhaf bir şekilde kitaptaki her şey mümkünmüş gibi geldi okurken. Hiç tarzım olmadığı halde beğendim.
No comments:
Post a Comment